9 Aralık 2010 Perşembe

Joker...

film başlıyordu. gözlerini dikti iyice yoğunlaşmıştı. anlamak için oturdu o hiç tanımadığından bir parça bulur diye. bazen bir şarkının bir mısrasında bazen bir film sahnesinde ya da bir replikte eksik kalan parçaları tamamlamak için izlemeye başladı…


ve joker;

bir film karakteri olmaktan öteye geçiyor. film başlarken daha ilk sahnelerden farkını ortaya koyuyor ona sadece bir karakter gözüyle bakmak haksızlık olur “insanı öldürmeyen şey tuhaflaştırır” derken ölüme bir kala hep geri dönüş hikâyesi olduğunu söylemeye çalıştığını düşündürüyor. kendisine olduysa diğer insanlara olur mantığıyla insanların acı çekmesi ve korkmasını sağlıyor çünkü bir yerde onun gibi acıyla tuhaflaşan insanlar olduğunu biliyor. aslında öldürmeyen güçlendirir derken nietzsche belki de jokeri tanımlıyordu kim bilebilir.

kuralsız bir adam. tepkileri anlık ve empati sıfıra dayanmış. kopan bir şeyler var belli ki. işler nerde koptu beni en çok ilgilendiren kısmı bu. bu kadar hissizleştiren neydi hani şu öldürmeyen acılar mıydı? karısı kaza geçirip ölen, parasız kaldığı için mafyaya giden bu adamın amacı ne? insanları korkuyla burun buruna getirirken herkesin kırılma noktası vardı ve en temiz insan bile o kırılma noktasından bir adım ötede ellerini çamura sürmekten çekinmez düşüncesi miydi? yüzündeki yaraları her defasında farklı bir hikâye ile açıklayan sarhoş babasından çekmiş bir çocukluğu yüzünden mi yoksa eşine fedakârlık yapacak kadar çok sevmiş olması mı psikopat yapıyor onu bilemiyorum.

bir yanda da batman geçmişinden kurtulamayan adam ve kurtulamadığı her gün içinde acıyı iyiye dönüştüren bir gücün esiri. batman olması gerektiği yerde kuralları olan bir adamdır iyilik için nelerden vazgeçebilir ve insanlar zora düştüklerinde karşısındakinin yaptığı bütün iyilikleri unutabilir mi eğer çaresizseniz gerçeklere sırt dönecekseniz her şey mubah olacak şans diye bir şey varsa gelmesini beklemez onu yaratırsınız kötülük için bütün olasılıkları tıkarsanız kapılarınız iyiliğe açılır. 

gerçekler yeterince iyi değildir. kişiler, olaylar hayat için sebep, sonuçlar vardır. ve bu hayatta bazı insanlar her şeyden sıyrılmıştır. onlar sebeplerden koparlar ne olursa olsun olması gereken olmalıdır, bazıları için sonuçlar önemlidir, bazıları için arada geçen süreç ya da etki edenler ya da insan faktörü önemsizdir. bütün bunlar yinede bir insanın bakış açısından başka bir şey değildir ve herkes aynı yere bakıp görmek zorunda değildir birisi çıkıp bir gün korkuyu hissedip gerçekliğinizi göstermeye çalışırsa unutmamanız gereken bir şey var gerçekler her zaman iyi değildir. doğrular değişir ama gerçekler değişmez diyen insanoğlu kendi yolunu yapmıştır.

bir arkadaşım kaybedecek bir şeyi olmayan birine bir şey yapamazsın demişti. en güzel örneği de jokerdi o anı görüyordu; çünkü kendi de anı yaşayan bir insandı geçmişten gelecekten soyutlamıştı kendini kendince ama unuttuğu bir şey var kaybedecek bir şeyi olmayacak hale gelmek gerçeği. ve kaybedişin başıdır eğer jokerde kaybetmeseydi kaybetmenin dibine vurmasaydı joker olamazdı gerçi onun için önemli olan kısmı jokerin varlığı olsa da. ve filmin son sahnelerine yaklaşırken hemşire görünümündedir joker yaka kartında mathilda yazar bu da jokerin gerçekte kızının adıdır ve bu filmden sonra ilaç zehirlenmesi yaşaması ve hayatını kaybetmesi tesadüf müdür yoksa arkadaşımın belirttiği gibi daha iyisini yapamayacağı için bir intihar mıydı? bilemiyorum…

2 yorum:

Dallama Blogger dedi ki...

sonunda adam gibi ''joker neden bu kadar ince bir çizgide'' tesbitini yaptı. bu mudur ? budur

Unknown dedi ki...

teşekkür ederiz efendim :)